Özer Sencar: Erzurum’dan sonra ikinci anketi yapmak hataydı
14 Mayıs seçimleri öncesi yapılan cumhurbaşkanlığı yarışında birçok araştırma şirketi Cumhur İttifakı’nın adayı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önünde Millet İttifakı’nın adayı ve CHP’nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu aday gösterdi. Bu şirketlerden biri de Özer Sencar’ın kurduğu Metropoll Araştırma’ydı. Metropoll, 10-11 Mayıs tarihlerinde yaptığı araştırmada Kılıçdaroğlu’nu yüzde 49,1, Erdoğan’ı yüzde 46,9 buldu. Ancak daha sonra Metropoll’ün Mayıs ayında bir araştırma daha yaptığı ortaya çıktı. Şirketin 4-5-6 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirdiği ilk ankette Erdoğan yüzde 49,5, Kılıçdaroğlu yüzde 44,7 oranında bulundu. Seçim sonuçlarıyla neredeyse birebir aynı olan bu araştırma sadece abonelerle paylaşıldı. Bu, şirket hakkında soru işaretlerine yol açtı.
Özer Sencar, DW Türkçe’nin Mayıs ayında yaptıkları ilk araştırmayı neden yayınlamadıkları, anket sonuçlarının neden yanıltıcı olduğu ve anket şirketlerine yönelik eleştiriler hakkındaki sorularını yanıtladı.
DW Turkish: 14 Mayıs öncesi Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili aylık bir araştırma yaptınız. Kılıçdaroğlu ve Erdoğan bu araştırmalarda kafa kafaya gidiyordu değil mi?
Sencar: Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ı yakın zamanda yakaladı. Nisan ayı anketimizde Kılıçdaroğlu yüzde 42,6, Erdoğan yüzde 41,1 oldu. Ama ondan önce Erdoğan öndeydi.
Mayıs başında yaptığınız ama yayınlamadığınız araştırmada yine Erdoğan başı çekti.
Evet. Aylık araştırmamızı Mayıs ayı başında, 4-5-6 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirdik. Bu araştırmada kararsızlar dağıtıldıktan sonra Erdoğan’ı yüzde 49,5, Kılıçdaroğlu’nu yüzde 44,7, Sinan Ogan’ı 3,1 ve Muharrem İnce’yi yüzde 2,7 olarak bulduk. Bu da seçimde karşılaştığımız tablonun neredeyse aynısı.
Ancak bu araştırmanızı kamuoyu ile paylaşmadınız ve 10-11 Mayıs tarihlerinde ikinci bir araştırma yaptınız. Burada ilkinin aksine Kılıçdaroğlu öndeydi. Neden bu araştırmayı yapma gereği duydunuz?
Erzurum’da Ekrem İmamoğlu’nun otobüsü taşlandıktan kısa bir süre sonra yaptığımız özel bir araştırmada Kemal Bey’in oylarının fırladığını gördük ve bir kez daha kapsamlı bir araştırma yapılması gerektiğine inandık.
Bu noktada size ve diğer araştırma şirketlerine “muhalefetten korktukları için doğru araştırmayı yayınlamadıkları” suçlaması var. Hatta hiç tereddüt etmeden “Bu şirketler bu araştırmaları finansal bir beklentiyle mi yaptılar?” o da yazılır. Bu tartışmalara ne diyorsunuz?
Beni hiç tanımıyor. Önemli değil. Kimseden korkmuyorum ve korkmuyorum. Kılıçdaroğlu’nun adaylığının yanlış olduğunu kamuoyuna açıkladım. Bunu bir işletme sahibi olmama rağmen yaptım. Ayrıca herhangi bir taraf ile herhangi bir mali ilişkimiz bulunmamaktadır. Abonelerimiz için aylık araştırmamızı yapıyoruz.
Peki ilk araştırmayı neden kamuoyu ile paylaşmadınız?
Evet, ilk araştırmamızı yayınlasak Kılıçdaroğlu’nun aleyhine olur. Ancak ben şahsen “Karşıdır, yayınlamayalım” diye düşünmedim. Erzurum olayı olunca ikinci araştırmayı yapma zorunluluğu hissettik. Çünkü bir araştırmamız daha vardı ve Kılıçdaroğlu bu araştırmada bir sıçrama yaptı. Bunu görmezden gelemezdik. Şimdi bir düşünün, Kılıçdaroğlu seçimde önde diyelim. O zaman “Kılıçdaroğlu önde, Erdoğan önde diye bir haber yaptınız” derlerdi. Erzurum’daki olayı büyüttük ve ilk başta ne yaptığımızdan şüphe duyduk. Erzurum’u yaşamamış olsaydık 4-5-6 Mayıs’ta yaptığımız araştırmayı hızlıca anlatırdık. Ama şimdi ikinci araştırmayı yaparak büyük bir hata yaptığımızı görüyorum.
Bu konu hakkında kişisel bir görüşünüz var mı? İlk araştırmayı daha önce paylaşmalı mıydınız?
Paylaşmak mesele değil ama kendi kendime “Erzurum olayı bu kadar etkili olmaz, aldırma” demeliydim. Nitekim bunun milleti etkilemediğini seçimde görüyoruz. Aynı şekilde sarsıntının AK Parti üzerindeki etkisi de bir ay sürdü. Tam bir ay sonra AK Parti’nin oyu deprem öncesi seviyeye yükseldi. Oy yerine dönerken bir ay içinde 50 bin kişinin öldüğü bir olay yaşandı. Erzurum’da 5-10 kişinin yaralandığı olay kısa sürede unutuldu.
“Keşke 4-5-6 Mayıs’ta yaptığımız araştırmayı 7 Mayıs’ta yayınlasaydık” mı diyorsunuz?
Hayır, ikinci çalışmayı yapmaya karar verdiğimizde artık yayınlayamazdık. Çünkü her ay bir araştırma yapıyoruz. Güncel olanı yayınlamayı tercih ettik. Ya ikinci araştırmayı yapmazdık, birincisini yayınlardık. İkincisini yapıp ikincisini yayınlamaya karar verdik.
DW Türkçe’ye VPN ile nasıl erişebilirim?
